Reggio Emilia Kentinde Prestijli 17. Yüzyıl Mülkü
Antik Emilia sokağından sadece birkaç adım uzaklıkta olan freskli lüks bina
Büyüleyici tarihi merkezinin kalbinde Reggio Emilia kentinin tarihine imza atmış bu yer satılıktır.
Reggio Emilia’nın tarihi merkezinin kalbinde, antik Emilia Sokağı’ndan sadece birkaç adım uzaklıkta olan, aslen on yedinci yüzyıldan kalma bu prestijli bina satılıktır ve eksiksiz bir şekilde korunmuş sanat eserlerinin otantik bir hazinesidir.
Konum, Roma kökenlerine dair değerli kanıtları muhafaza eden bir kentin başlıca ilgi çekici noktalarına yürüyerek ulaşım sağlamak için kesinlikle stratejiktir. Bunların arasında önemli müzeler, Belediye Tiyatrosu, Katedral, Aziz Prospero Bazilikası ve Beata Vergine della Ghiara Tapınağı’nın yanı sıra bir de Reggio Emilia kentinin tamamen antik kalbine dağılmış Ortaçağ ve Rönesans dönemlerinden sayısız saray bulunmaktadır. Hatırlanması gereken konulardan biri de, şehir merkezinden, Apeninler’in o parlak ve yemyeşil manzarasıyla çevrelenmiş, yakınlardaki Parma ve Modena şehirlerine kadar baş döndürücü yerlerle dolu bir eyaletin keşfine giden çok sayıda güzergah vardır.
Uzak dönem on altıncı yüzyıl sonlarında Marquis Gabbi’nin isteği üzerine inşa edilen bu saray, on sekizinci yüzyıl sonlarında Tirelli soylularına devredildi. Bir sonraki zamanın yetmişli yıllarında ise sırayla sarayın bir kısmını mevcut mülke sattılar. Şu ana kadar her zaman şehrin ‘’güzel oturma odası’’ olarak tanımlanmış ve Reggio kentini ilgilendiren bütün temel olayların da başkahramanı olmuştur: 1. Dünya Savaşı sırasında burası hastaneye dönüştürülmüştür, bugünlerde ise eğlence girişimlerinin ve sanatsal-kültürel aktivitelerin de merkezidir.
Muhteşem bir merkezi avlunun etrafına dağılmış 1.500 metrekarelik iç yüzeyinde bina dört kat seviyesine yayılmıştır. Zemin kattan, dönemin ünlü tasarımcısı Prospero Scapinelli tarafından perspektifler ve optik yanılsama ile dekore edilmiş muazzam ve rahat bir giriş merdiveni, ana kattaki, bazıları ünlü Reggiolu ressam Prospero Zanichelli tarafından sıva ve fresklerle dekore edilmiş olup şahane odalara çıkmaktadır. Burası, tavan yüksekliğinin on üç metreye kadar ulaşan görkemli merkezi salonu ile beraber muhteşem görünümdeki freskler ve akıl almaz güzellikteki sergiler ve alçı çerçevelerle çevrilmiştir ve ayrıca burada Homer’in eserinden alınan Yunan mitolojisinin klasik sahnelerini betimleyen, Modenalı Francesco Vellani’nin 1739 yılında yaptığı sekiz büyük tuvalin döngüsüne tanık olabilirsiniz. Burada dikkat çeken noktalardan biri de, Reggiolu ressam Giuseppe Ugolini’nin Statü Bayramı için Reggio’yu ziyareti vesilesiyle yaptığı Kral Vittorio Emanuele 2’nin portresidir.
Kuşkusuz, geçmişin hayalimsi yaşamını tekrardan yaşamak ve hissetmek için, paha biçilmez değerde eserlerin göze çarptığı, Reggio Emilia kentinin tarihine damgasını vurmuş yerlerden biridir.
- Bahçe